Salı, Ekim 02, 2012

Estetik Gerçeği!

Estetik ameliyatlar: Estetik ile güzelleşin: güzellik için her şey: zararlı ameliyat estetik: estetik ne kadar doğru

ESTETİK AMELİYAT OLMAYA DİKKAT EDİN!

Gençliğimiz zamana karşı meydan okuyamıyor. Her güzellik bir gün gidecek geriye sadece içimizdeki saflığımız kalacak (artık ondanda ne kadar kaldıysa?).Yer çekiminin etkisi, güneş ışınları, günlük hayatımızdaki iş-okul-aile-para sıkıntıları gibi gerçekler, insanoğlunu zamanla yıpratır. Zamanla burun ile ağzımız arasında, göz altlarında, yanak bölgemizde, çene ve boyun bölgelerimizde bulunan kaslarda gevşemeler, dolayısıyla sarkmalar başlar. Günümüz dünyasında bunlar için insanlar ameliyat oluyorlar. Güzellik ameliyatı adı verilen bu ameliyatlar aslında insan hayatı için gerçekten büyük risk oluşturuyor. Son 10-15 yıllık bir döneme bakılacak olursa bu ameliyatların sayısı giderek artmış bulunuyor. 18 yaşını dolduran genç kızlar hemen doktorlara koşuyorlar. Acaba neden bu insanoğlu kendi vücudunu beğenmez, hiç düşündünüz mü? Tamam mükemmel değildir kimse. Fakat bunun için daha doğrusu zevk için o acı çekilir mi?

Ergenlik dönemine yeni girmiş genç kızlarımız, televizyonda gördükleri mankenlere özentilerinden dolayı, daha ince ve kusursuzdur bir vücuda sahip olma hayalindedirler Tamam, bu estetik ameliyatları iyidir, hoştur. Mesela, güzel Türkiye'mizin turistlik kenti Antalya’da bu yaz bir ilke imza atıldı. Umarım sizde benim gibi yakından takip etmişsinizdir. Bu olay sağlık hatta insanoğlu açısından mucizevidir. İlk yüz nakli yapıldı. İste gerçek doktorluk, bilim, yarar budur. Zevk için yapılmadı. Diğer bir anlatım ile, bir insanın kendisini beğenmemesi ve yahut diğer kadınlarla arasında olan güzellik yarışı için değildi bu ameliyat. Bir insanın yaşam mücadelesiydi. Gerçek anlamda ihtiyacı olan birine uygulandı. Düşünebiliyor musunuz ne kadar mükemmel bir olay. Bilimi doğru noktada kullanırsak ne kadar yararlı olacağını buradan anlaya biliyoruz Güzellik aslında durağan bir etkidir. Bir kadın güzel olmayabilir aynı zamanda bir erkek de yakışıklı. Fakat bir insanın içi güzel ise, zaten oturmasıyla, konuşması ile güzelliği aşmış durumdadır.

Gelelim asıl konumuz estetik ameliyatlara. İzlediğimiz filmler de, reklamlarda, okunan magazin dergilerinde vb. gibi reklam teşir edici her şey gençlerimizi özendirmek üzerine kurulu. Onların taze beyinleriyle oynuyorlar. İlla ünlü birine benzemesini, sanki bunun toplumun bir gereği olduğunu gösteriyorlar. Eeee, gençler böyle iken yaşlılar onlardan kalır yanı var mı? Tabi ki de hayır. Asıl onlar özendiriyorlar zaten. Bir düşünün, Estetik ameliyatlarda bu kadar para olmasaydı, etrafımızda bu kadar çok özendirici reklam olur muydu? Erkekler kadınlar kadar günümüzde bu konuda aktifler. Sanki bakımlı erkek halk arasında gıdık adı verilen boyun sarması olunca bakımlı olamıyor yada kel olursa. Söz konusu kadınlar olunca olayın rengi daha bir farklı oluyor ama. Sorduğun zaman benim kocam böyle beğeniyor. Kocam için yaptırıyorum derler. Fakat işin aslı hiç bir zaman öyle değildir tabi ki de. Olay bayanların içinde bulunduğu toplumla yakından ilgilidir. Bayanlar evrenin var oluşundan beri aralarında yarışırlar, bunun sonucunda da savaşlar, ihanetler, entrikalar daha neler neler (Kadınlar bu konuyu daha iyi bilir(!) ).

Artık otobüste, parkta, bahçede aslında kafanızı nereye çevirirseniz çevirin şu bir gerçek bayanlar artık birbirine benziyorlar. Sanki hepsi aynı fabrikanın seri üretiminden çıkıyorlar. Tüm insanlarda aynı sorun, yüzlerine yakışmayan Shakira burnu, vücutlarının kaldıramayacağı Nadide sultan göğüsleri gibi saçmalıklar. Üstüne üstelik bir estetik cerrahisine gidip, ben Madonna gibi olmak istiyorum onun gibi yüz istiyorum. Tabi ki de diyor doktor. Günümüzde çok zor bir iş değil hemen yapıyorlar. Eeee Michael JACKSON bile beyazladı ise (eski video kliplerini izlemenizi şiddet ile tavsiye ederim) neler olmaz bu hayatta. Kim ister ki Bülent ERSOY gibi olmayı ya da Ajda PEKKAN . Ajda PEKKAN için yürüyen kale desek kimse itiraz etmez. Tv programlarında Ajda’yı öve öve bitiremiyorlar. Kadın cami duvarı gibi geziniyor artık. Yüzünde hiçbir tepki kalmamış gerdire gerdire. Uzun yaşayacağım diye estetik ameliyat geçirmek hiç doğru bir tutum değildir. Neden ast olan iç güzelliği olduğunu herkes bildiği halde kimse umursamaz? Şunu bilmenizi isterim ki, doğal bir buruna sonradan sahip olmak günlük şartlarda imkansız fakat güzel ve zarif bir burun çok kolay yeter ki bir doktora gidin.

Doğuştan gelen bir kusurunu, rahatsızlığınız, lekeniz varsa veya sonradan bir rahatsızlık geçirdiyseniz estetik ameliyatı sizin için bir kurtarıcıdır. Hayat kurtarıcı bir operasyondur aslına bakarsanız. Çok tehlikeli olmakla beraber, doğru planlama ile riskler minimum seviyeye iner. Unutmayın Estetik ameliyatınız cerrahi uzmanlar yapar. Sakın üç kuruş ucuza merdiven aldı bir yere gitmeyin. Ameliyattan önce genel sağlık taramasından geçin. Kan pıhtılaşması ile ilgili sorunlar yaşıyorsanız, doktorunuza kesinlikle belirtiniz.

Kadınları bu konuda mutlu etmek gerçekten zor bir durum olsa gerek. Kendisini beğenmeyene ve daha iyi bir görünüm isteyen bir kadın dünya üzerindeki en tehlikeli varlıktır o anda. Gözü hiç bir şey görmez sadece kafasının içinde estetik vardır. Estetik operasyonlarında büyük riskler vardır. Bunun için bu kadar çok evrak dolduruyorsunuz.

İste size anlatmak istediğim en bariz olay. 19 yaşında Ukrayna'lı bir kız. Sevdiği anime karakterine benzemek için ne hale gelmiş. Buyurun izleyin.

Ukraynalı Anastasiya Shpagina 19 Yaşında

Saçları Mor, Büyük iri gözleri var. Yüzüyle adeta bir anime filminden çıkmış gibi görünen bu kız beliki inanmayacaksınız ama gerçek. Daha 19 yaşında olan, Ukraynalı Anastasiya Shpagina neden bu bu hale geldi? Hayranı olduğu anime karakterlere benzemek hayattaki tek amacı. Gözlerinin her birine yarım saat süren makyaj uygulayan Anastasiya (insanın işi güçü olmayınca boş vakit çok oluyor), gözlerinin şeklini anime karakterlere daha da çok benzetmek için bir operasyon geçirmeyi planlıyormuş. Yakın zamanda doktorunun onayı ile operasyon hazırlıklarına başlayacakmış. Sadece 1,58 boyunda ve 40 kg ağırlığında olan Shpagina, Facebook'ta 10 binden fazla hayranı olduğunu ve bu insanların ilgisinden sıkılmadığını belirtiyor. Kendisine "Fukkacumi" diye çağırmasını istiyormuş.


Hiç yorum yok: